Millet İttifakı’nda ittifak içinde ittifak arayan Temel Karamollaoğlu’nun görüşmeleri ay başında sona erdi. Saadet, DEVA, Gelecek ve DP, CHP listelerinden seçime girme kararı aldı. MHP’nin ayrı liste kararının bir vekil kaybetmesiyle Cumhur İttifakı’na geri döneceği belirtildi. Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, ittifakın sonucu CHP Ankara 1. bölgeden DEVA Parti üyesi Sadullah Ergin’in adaylığına ilişkin tartışmalara yanıt verdi.
Milli İttifak Başkan Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün Çanakkale ziyaret programları kapsamında; Kaldığı otelde gazetecilerle sohbet etti.
Deva, DP, Gelecek ve Saadet Partileri CHP listelerinden seçime girecek. Ortak liste ile vekil sayısını artırmayı planlıyorlar. MHP’nin AK Parti ile ortak liste yapmaması araştırmacı Deniz Kömürcü tarafından 15-20 milletvekili kaybı olarak değerlendirildi.
“İlk defa tek parti logosu altında 5 parti yarışıyor”
Soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, milletvekili aday listesi üzerinden başlayan tartışmalara ilişkin soruya da, “İlk kez 5 parti parti logosuyla seçime giriyor. Dolayısıyla sanki herkes sadece CHP’li giriyormuş gibi ve ‘CHP’li değil, nasıl listeye girer’ diye eski alışkanlıklardan kurtulamayan bir hava var. Zamanında olacak. Bugün (dün) geldiler mesela İYİ Parti, Gelecek Partisi, CHP milletvekili adayları yan yana sahneye çıktılar. Taşların zamanla yerine oturacağını düşünüyorum.”
CHP’nin eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in Ankara 1. bölge listesinde aday gösterildi.
“Biz onların iç işlerine karışamayız. O zaman büyük sıkıntı çıkar. Onlar bizim iç işlerimize karışamazlar. Onlar ayrı parti, biz ayrı partiyiz”
Kılıçdaroğlu, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in CHP listesinden aday gösterilmesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Tartışmalar olabilir ama dediğim gibi Sadullah Bey başka bir partinin adayı; diğer arkadaşlar da başka bir partinin adayı. Partimiz üyeleri var, Saadetli de var, DEVA üyeleri var, Gelecek Partisi üyeleri var, Demokrat Partililer var, DÜZGÜN Partililer var. Bu nedenle oyların boşa gitmemesi ve lehlerine çalışabilmeleri için böylesine akılcı bir politika izlendi. Onların iç işlerine karışamayız. İşte o zaman çok fazla düşünce var. Bizim iç işlerimize karışamazlar. Onlar farklı partiler, biz başka bir partiyiz. Onlar adaylarını seçiyor, biz de adaylarımızı seçiyoruz. Bu nedenle birbirimizin alanına girip orada üstü kapalı ya da açık eleştiriler yaparsak asla doğru olmaz. Olduğu gibi kabul ediyoruz.
